Mısır’a demokrasi gelecek mi?

Mısır’da cumhurbaşkanlığı seçiminin galibi Muhammed Mursi, efsanevi Tahrir Meydanı’nda on binlerce kişinin önünde ettiği sembolik yeminden sonra görevi devraldı. İslamcı Müslüman Kardeşler Örgütü’nün adayı Mursi, şeriat kaygısı duyan laik kesimlerin tedirginliğini gidermeye çalıştığı tarihi konuşmasında, meşruiyetin kaynağının halk olduğuna ve Mısır’ın sivil ve anayasal bir devlet olacağına vurgu yaptı. Ancak dünya basını bu özgürlükçü mesajlara rağmen Mursi’yi bekleyen sorunların altını çizerek, işinin hiç de kolay olmadığında birleşiyordu.

Mısır’ın laiklik yanlısı ordusu ve Kıpti nüfusu kadar Batı dünyası için de en büyük tedirginlik kaynağı Mursi’nin İslamcı kökeni. Yaygın kanaatse Mursi’nin bu kökeninden ötürü, Mısır’a gerçek anlamda demokrasinin yerleşmesinin kuşkulu olduğu yönünde. Almanya’dan ekonomi ve finans haber  sitesi Finanztreff ise Batı’nın bundan daha fazla kaygılanması gereken başka bir unsura şöyle dikkat çekiyordu: “Aman Tanrım: Bir İslamcı Devlet Başkanı oldu! Bir de yetmiyormuş gibi hemen İran ile ittifak kuruyor! Bu Batı’nın tipik bir refleksi. Ama Batı ondan ziyade Mısır’da askeri yönetimin halen baskın konumda olmasından endişe duymalı. Bu değişmediği sürece bir demokrasi düşünülemez!”

Fransa’nın liberal sol eğilimli Le Monde gazetesi ise Mısır dahil, Arap Baharı’yla iktidara gelen dinci iktidarların, şayet şeriat getirmeyi amaçlıyorlarsa pragmatist davranmak zorunda kalacaklarını savunuyordu. Ancak gazete bu hükümetlerin ülkelerindeki acil sorunlara cevap verme kapasitelerine göre yargılanacakları görüşündeydi: “Ekonomik büyüme, istihdam, güvenlik halk için öncelikle halledilmesi gereken sorunlar. Bu hükümetler, sadece yerel yatırımcılara değil; dış yatırımcılara da güven vermek, sorunlar yüzünden kaçan turistleri geri döndürmek zorunda. İslam’ın çözüm olduğunu söylemek, sadece bir slogandan ibaret.”

İtalya’dan Corriere Della Sera gazetesi ise Mursi’yi bekleyen zorlu geleceği şöyle tarif ediyordu: “Mursi’nin katedeceği yolun ne kadar yokuşlu olduğunu anlamak için yaptığı konuşmalara birazcık bakmak yeterli. Onu bilinmezlik dolu bir gelecek, ekonomik kriz ve Mübarek rejimine sadık askerlerle harmanlanmış tehlikeli bir kader bekliyor.”

Görsel: haberdar.com

Not: TRT Türk-Dünyadan Haberdar-07 Temmuz 2012

Yorum bırakın